10 Mayıs 2020 Pazar

Isaac Asimov - Vakıf


Bir bilim-kurgu hayranı olarak, uzun yıllardır başlamak istediğim bir seriydi Vakıf. Her ne kadar Dune, Fahrenheit 451 gibi hayatta en keyif alarak okuduğum kitaplar 50'li 60'lı yıllarda yazılmış ve aradan kaç yüzyıl geçerse geçsin zamansız kitaplar olsalar da, yine de eski bilim-kurgu kitaplarına hala biraz ihtiyatla yaklaşıyorum. Sonuçta teknoloji son 50 yıla bakınca insanlık tarihine kıyasla baş döndürücü bir hızla gelişti, ve eskiden yazılmış kitapların teknolojinin evrildiği noktaları ıskalama riskleri bulunuyor.

Salgınla birlikte kitap okumaya daha fazla vakit ayırma imkanı doğunca, bu çekincemi bir kenara bırakarak, Vakıf serisinin ilk kitabı "Vakıf"'a adım attım. Kitap beni anında içine çekti ve bir çırpıda bitti. İkinci kitaba başlamadan hemen bu günceye bir not düşmek istedim. Çok ileri çağlarda tüm galaksiler merkezi bir imparatorluk tarafından yönetilmektedir. Psikotarih olarak isimlendirilen bir bilim dalı, medeniyetlerin sonraki yüzyıllarda nasıl gelişeceği, insanlığın nereye evrileceği ile ilgilenmektedir. Matematiksel modeller kullanarak insanların, toplumların olaylar karşısında vereceği tepkiler hesaplanabilmektedir.

Psikotarih'in en büyük ustası Harin Seldon, yaptığı analizlerde merkezi imparatorluğun yakın gelecekte çökeceğini hesaplayarak, çöküş sonrası ortaya çıkacak karanlık çağın binlerce yıl sürmesini engellemek ve medeniyetlerin yok olmasını önlemek için, evrenin unutulmuş uç noktaların birinde bir vakıf kurar ve bu vakfı evrende birikmiş tüm bilgiyi arşivlemek için çalıştırmaya başlar.


Günümüze kadarki insanlık tarihinin gelişimi, imparatorlukların gelişmeleri ve çökmeleri, dinin, ticaretin, küreselleşmenin oynadığı rolü o kadar muazzam bir alegori olarak işlemiş ki Asimov, şapka çıkarmamak elde değil. Tüm bunu lafı uzatmadan, gereksiz yan hikayelere dalmadan, fazla süslü laflar etmeden doğrudan aktarıyor. Harin Seldon'un yüzlerce yıl sonra dahi neler olacağını öngördüğü süreçler çok uzun bir süreyi kapsadığından, kitap sürekli 50 yıl 80 yıl atlayarak ilerliyor. Her yaşanan gelişme, bir sonraki dönemde olacakların tohumlarını ekiyor ve böylece sürekli yeni karakterler ve yeni liderlerle tanışıyoruz.

Kitaba gerçekten bayıldım, umarım devamı da aynı şekilde gelir. Gerçekten zamansız bu seriden kendimi bu kadar yıl mahrum bıraktığım için de üzüldüm. Demek ki bilim-kurgunun klasiklerine yazıldıkları dönemden bağımsız, ön-yargısız yaklaşmak gerekiyor.

Hiç yorum yok: