Birkaç okuma şevkimi kıran "ilk kez okuyacağım yazar" denemesinden sonra güvenilir sulara dönmeye karar verdim. Ayrıca evde geçen 1 ayın sonunda, iyice hırpalanan ruh halime de iyi gelecek bir kitaba ihtiyacım var. Bana mı öyle geliyor, tesadüf mü oluyor, yoksa Türk edebiyatı gerçekten fazla mı arabesk, içim bir hayli daraldı. Hep bir facialar, cinayetler, tecavüzler. Daha fazla bunalmadan belki yabancı yazarlara geçmek gerek.
İlk kez okuduğum yazarlar içinde beni en (hatta belki tek) neşelendiren Alper Canıgüz'ün kitaplarını, yazdığı sırayla okumaya devam ediyorum. Yayınladığı üçüncü kitap olan Gizliajans, sahibi "Şeytan" isimli bir kedi olan bir reklam ajansını anlatıyor. Tek bir müşterisi bulunan, ve her biri nev-i şahsına münhasır çalışanlara sahip olan bu tuhaf ajansta olanlar, kitabı okudukça ne tür fantastik gelişmeler yaşanacağına dair türlü tahminlerde bulunduruyor, ama sonra tahminlerin de ötesinde uçuşa geçiyor. Her kitapta olduğu üzere, Canıgüz'ün mizah dolu dili, kitap ilerledikçe de sınır tanımayan hayal gücünün ürettiği malzemelerle bizi kahkahaya doyuruyor. Başkahraman Musa'nın ilk görüşte aşık olduğu Sanem'e o ilk anda içinden yaptığı tirat muazzam.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder