28 Kasım 2013 Perşembe

Julia Loktev ve The Loneliest Planet (2011)

Bu günceye düzenli yazamadığımdan dolayı, sene başından beri bahsedilmeyi bekleyen, mutlaka da not düşmem gereken filmler var. Bunlardan en önemlisi The Loneliest Planet. Benim için tek kelimeyle mükemmel bir film. Hayranı olduğum Nuri Bilge Ceylan'ın jüri başkanı olduğu İstanbul Film Festivali'nden Altın Lale ile dönmesi de tesadüf değil. Son derece sade, yalın, ağır tempolu, ana akım sinema bağımlısı izleyicinin nefret edip, film boyunca hiçbir olayın olmadığını iddia edeceği film, genç bir çiftin ilşkilerinin Gürcistan'ın bakir doğasında sıkı bir sınamadan geçmesini anlatıyor. Uzun süre sadece dağ bayır yürüyorlar, filmin ortalarında çok vurucu bir an var, ve bundan sonra tüm taşlar yerine oturuyor. Betimlemek mümkün değil, mutlaka izlemek gerekir. Filmden o kadar etkilendik ki kendimizi geçen yaz 10 gün boyunca Ermenistan ve Gürcistan'ı gezmeye adadık.

Hiç yorum yok: