21 Şubat 2019 Perşembe

Gaspar Noé ve Climax (2018)


Daha önceleri günce yazmakta zorlanmamın önemli sebeplerinden biri, çok film seyrediyor ama hepsine not düşecek vakti bulamıyor oluşumdu. Yazılmadan biriken filmler nedense bunaltıyordu beni. Artık öyle yapmayacağım, zaten istesem de yapamam, keza neredeyse her akşam bir film seyretmeye devam ediyorum. Ağırlıklı olarak hatırlamak istediklerime değineceğim, kısa notlu listeler halinde de bazılarını sıralayacağım.

Dün akşam izlediğim "Climax" her Gaspar Noé filmi gibi çok etkileyiciydi, aynı zamanda kolay sindirilebilir, kolay unutulabilir bir film değildi. Noé'den daha önce şu yazıda bahsetmişim, yazdıklarım bu film için de birebir geçerli. "Enter the Void" ile bu film arasına bir de yine çok başarılı "Love" (2015) girmişti, aşk öyle değil böyle anlatılır diye yine sinema takipçilerini ortadan ikiye bölmüştü. Noé'nin tüm filmleri "Ya Sev, Ya Nefret Et" kategorisinde.

"Climax"'a gelince film kuşbakışı etkileyici bir sahne ile açılıyor ve bir iki dakika içinde bitiyor, yazılar çıkmaya başlıyor. Noé sonu almış, başa yapıştırmış, sonra göreceğiz ki film pat diye bitiverecek. Finalin devamında, bir dans eseri için yapılan seçmeler aracılığıyla karakterler hakkında kısa bilgi sahibi olduktan sonra gerçekten MUHTEŞEM bir dans sekansı izliyoruz. Madonna'nın müthiş Vogue klibindeki dansların hızını 10'la çarpıp, çeşitlendirmiş şeklinde çıkan dans ve dansçılar inanılmaz, müzikler de çok iyi. Sürpriz-bozan vermeden filmden bahsetmek oldukça zor, ama her bünyeye göre olmadığını belirtmek lazım, Noé'nın kamerası hiç rahat durmuyor, her zamanki gibi sürekli ters köşe yapıyor, bir de pek çok uzun sahnenin tek çekim olması çok etkileyici. Dansçılardan Ömer'e yapılan yargısız infazla, hızlıca pek de çaktırmadan verilen politik mesajı da not düşerek bu yazıyı kapatayım.

Hiç yorum yok: