14 Nisan 2020 Salı

Film Güncesi - Mart 2020

Mart ayında izlediğimiz filmlerin bir kısmı, Foodie Love dizisinde çok etkilendiğim Laia Costa'nın oynadığı filmler;


Life Itself (2018) - Dan Fogelman - 8

Birbiriyle bir noktada kesişen farklı hikayeler türünün iyi bir örneği. Filmin başta Oscar Isaac olmak üzere müthiş bir kadrosu ve hayatın kendisi hakkında acısıyla tatlısıyla söyleyecekleri var.  




Only You (2018) - Harry Wootliff - 7

Birbirlerine aşık olan ve ilişkilerinin erken safhasında çocuk sahibi olmayı arzu eden bir çifti izliyoruz. Arzuları bir türlü gerçekleşmeyince de, mutluluklarının ellerinden kayıp gitmesine müsaade edecek kadar bunu bir takıntı haline getiriyorlar. Benzer bir konuyu Private Life (2018)'ta da izlemiştik. 


Duck Butter (2018) - Miguel Artaeta - 6

İnsanlarla iletişimlerinde mutsuz olan 2 genç kadın, daha tanıştıkları gece, birbirlerine karşı tamamen açık ve dürüst olmaya söz vererek aralıksız 24 saati birlikte geçirmeye karar veriyorlar. Fikir güzel ama uygulama maalesef çok dağınık


Newness (2017) - Drake Dromus - 7

Filmin ismi yenilik ama işlediği konu pek de yeni değil. İnternet çöpçatan sitelerinden buldukları kişilerle bir gecelik ilişkiler yaşayan genç bir kadın ve erkek, bir araya geldiklerinde tek gecenin ötesinde bir ilişki yaşamaya başlarlar. Ancak birbirlerine haber verdikleri sürece, başka ilişkiler yaşayabileceklerine dair de bir anlaşma yaparlar, bu durum ilişkilerinin doğasını nasıl etkileyecektir?


Maine (2018) - Matthew Brown - 6

İnto the Wild (2007) ve Wild (2014) gibi iki müthiş öncülü varken, doğada bir başına kalma hikayesini daha özgün işleyebilmek gerekirdi. Bu sefer bir değil iki başlarına kalmışlar ama yeterli olmamış, Costa'nın güzelliği de kurtaramıyor.

Laia Costa'sız filmler;


Porto (2016) - Gabe Klinger - 6

Salgınla birlikte sosyal medyada sık rastlanır film listelerinde denk geldim Porto'ya. En iyi Romantik Filmler listelerinden birinde izlemediğim tek filmdi. Genç yaşında hayata vedan Anton Yelchin'in son filmiymiş. Porto'da yeni tanışan ve çok yoğun duygularla bir tek gece geçiren kadınla erkekten, kadın ertesi gün hayatına devam ederken, hayatının aşkıyla karşılaştığına kanaat getirmiş olan erkek yoluna o kadar da rahat gidemiyor.


Systemsprenger (2019) - Nora Fingscheidt - 9

Mart ayında izlediğimiz tartışmasız en iyi film "sistem parçalayan" oldu. 9 yaşında olan hırçın, sorunlu, "arızalı" çocuk Benni, her kaldığı yurtta çıkardığı sorunlar sebebiyle sürekli sürülmektedir. İki küçük kardeşiyle meşgul olan annesi onunla zaten başa çıkamamaktadır. Yine de Dünya'da muhtemelen en sosyal devlet olan Almanya'daki sistem onu sabırla ve ısrarla kazanmaya çalışmaktadır. Halbuki Benni'nin ihtiyacı olan tek şey "sevgi"'dir, ve aradığı sevgiye kavuşana kadar, mevcut sistemi ne pahasına olursa olsun alaşağı edecektir. Benni rolünde Helena Zengel tek kelimeyle muhteşem, rol yaptığına inanmak dahi çok güç, sanki gizli kamerayla çekilmiş gibi. 


Beanpole (2019) - Kantemir Balagov - 8

2. Dünya Savaşı'nın hemen akabinde, darmaduman olmuş Sovyetler yaralarını sarmaya çalışırken, cephede askerlerin cinsel ihtiyaçlarını giderme görevini yapmış 2 kadının, savaş sonrası dramını izliyoruz. Kırmızılar, sarılar ve özellikle de yeşil tonlarıyla muazzam bir görselliğe sahip bir film.


The Gentlemen (2019) - Guy Ritchie - 7

Bu film için Guy Ritchie özüne döndü diyebiliriz. Snatch (2000) ve bence en iyi filmi Lock, Stock and Two Smoking Barrels (1998) 'daki uyuşturucu mafyalı, yüksek tempolu filmleri gibi bir örnek var karşımızda. Kariyeri boyunca fazlaca bulaşmış olduğu Hollywood pırıltısı, yine gözleri biraz fazla kamaştırıyor ama yine de bulmacaları, aldatmacaları, sürükleyiciliği ile sıkılmadan izlenebilen bir macera izlettiriyor.


Viaggio in Italia (1954) - Roberto Rossellini - 5

Bir diğer Rossellini - Bergman ortaklığında izlediğimiz Stromboli (1950)'de yaşadığım hayal kırıklığı sonrası, izlemeyi sürekli ötelediğim bir filmdi. Her ne kadar evli bir çiftin, evliliklerini sorgulamaları o yıllar için sinemada pek işlenen bir konu olmasa da, dönemin İtalyan sinemasının üretmiş olduğu zamansız filmlerden değil maalesef, günümüze geldiğimizde oldukça çiğ kalıyor. Ingrid Bergman'ın isteksiz (belki o da Rossellini ile evliliğini sorguluyordu) ve fazla teatral oyunu da filmin değerinden eksiltiyor. Casablanca (1942) dışında oyunculuğunu beğendiğim bir filmi oldu mu, onu da hatırlayamadım.


Birds of Passage (2018) - Cristina Gallego, Ciro Guerra - 8

Daha önce Embrace of the Serpent (2015) ile bir başyapıta imza atmış olan Guerra, bu sefer Gallego ile birlikte Kolombiya'daki yerli bir kavime çeviriyor kamerasını. Kapitalizmin, sızdığı her toplumu geri döndürülemeyecek şekilde zehirlemesi, bu sefer bir mikro örnekte gözler önüne seriliyor. Geleneklerine son derece bağlı küçük bir yerli cemaat, amerikalı askerlere kenevir pazarlamaya başlayınca, korkunç bir çürüme her tarafa yayılıyor.

Hiç yorum yok: